Görücü Usulü Evlilik Hikayeleri "2. Evlilik"

Bu tarz bir hikayeyi daha önce yayınladığımı hatırlamıyorum. Sebebini ise anlatmanın cesaret isteyen bir konu olmasına bağlıyorum. Çünkü ve nedense bizde ikinci evlilik, evlenip boşanmak gibi hususlar saklanıp gizlenir ve de kusur sayılır. Halbuki boşanmak dinimizde ayıp sayılmadığı gibi cevaz da verilmiş. Din bile bunun yolunu açarken toplum bu konuda hayli bağnaz davranıyor. 

Keşke böyle durumlar içinde kalmasak elbette. Ama bu da hayatın bir parçası ve gerçeği. 

İşte bu haftaki hikayede bir boşanma ve yeniden evlenme vakıası var. Bunu açık yüreklilikle bizimle paylaşan hikayenin sahiplerinin kızına çok teşekkür ediyorum. 

Size ve okuyucularınıza anlatacağım görücü usulü hikaye anne ve babamın hikayesi aslında komik diyebiliriz değişik bir hikaye bazı anlarda kızıp bazı anlarda gülebileceğiniz bazen ise gerçek olamayacak kadar tuhaf bir hikaye olduğunu düşüneceksiniz neyse daha fazla uzatmadan hikayeyi anlatmaya başlayayım
haa bu arada isim vermeyeceğim özel bir nedeni yok ama nedense böyle yapmak istedim anlayışınız için şimdiden teşekkürler....


Ben diğer yazarlar gibi yıl söylemekle başlamayacağım çünkü inanın hangi yıldır falan, bilmiyorum neyse.


Benim annemle ve babamların ailesi uzun zamandır komşularmış ama böyle günümüzdeki komşulukları düşünmeyin. Eski mahalle komşuluklarını düşünün, çünkü öyle bir yerlerde yaşıyorlarmış.  O tarz yerlerde hangi komşuya kim gelmiş, nereye gitmiş, hasta çocuğu var mı, eşi ile sorunu var mı gibi bir çok şeyi neredeyse mahallenin tamamı bilir ve birbirlerini tanırmış. İşte böyle bir mahallede 25 senelik komşularmış. 


Babamla annemin arasında altı yaş var ama bir küçük kardeşi halam, annemle yaşıt. En yakın arkadaşlarmış, aynı okulda hatta aynı sınıfta öğrenim görüyorlarmış. Annem arada babamlara halamla buluşmak için gidermiş ama çoğunlukla halam annemlere gelirmiş. 


Daha sonrasında annem 6. sınıfı bitirip okulu bırakmış çünkü annem dersleri gereğinden fazla sıkıntı eden tiplerdenmiş. Okul başladığında annem sararıp solarmış. Bu nedenle okumaktan bıkmış ve bırakmış okulu. Ama halam devam etmiş, hatta şu anda üniversite mezunu ve bilmem kaç yıldır çalışıyor. 




Her neyse! Annem okulu bırakınca çok talip gelmiş. Dedemler her ne kadar daha yaşı erken diye millete anlatmaya çalışsa da gelmişler. Annem de o zamanlar mahallenin en güzel kızlarındanmış. Dedem de bu durumun önüne geçmek için akrabalarından birinin oğluyla annemi nişanlamış ama sırf milletin görücü gelmesini engellemek için. Ama bunu tabii bir tek ailedekiler biliyor. Haa bir de anneannemlerin komşusu, babamın ailesi yani.


Gel zaman, git zaman babamın amcası vefat etmiş, babam da o amcasına çok değer verirmiş ve o amcasının da babam kadar bir kızı varmış. Bu sefer babamın ailesinde bir dedikodu almış başını gitmiş , babam o kızla evlensin diye. Sonra olaylar olaylar....


En sonunda babamın o amcasının kızıyla evlendirilme kararı alınmış. Ama tabİi hiç sevmemiş babam.


Dönelim annemin ailesine. ( Ahh biliyorum kafanız çok karıştı ve ne alaka dİyorsunuz ama ..) Imm ben bunları anlatırken tabii ki baya bir zaman geçti ve dolayısıyla annem de büyüdü ve bu sahte nişanlılık olayı da bitirildi. Sanki ayrılmış gibi. İşte sonra annemlerin evine davetiye gelmiş babamın davetiyesi işte .... 


Gelip çatmış düğün günü. Hiç kimsenin düğününe gitmeyen annem, halamın zoruyla gitmiş düğüne. Tabii düğünden önce de halam sayesinde bu gelinle tanışıp iyi anlaşmış, bir güzel arkadaş olmuşlar. Annem onun yanına gidermiş kitaplarını ödünç alır, okurmuş.


Düğünde de bulunmuş, yani gelecekteki eşinin eski eşiyle iyi arkadaş olmuş ve babamın kınasına düğününe hatta ve hatta asker uğurlamasında bile varmış. Hatta bu babamın eski eşi de babam askere Şemdinli'ye gidiyor diye ağlarken annem de onu teselli etmiş :D  ( komik ama ...) 


Sonrasında babam askerden gelmiş, iş kurmuş, 6 ay evli kalmış. Zaten zorla yapılan bir evlilik iki tarafta pek memnun değil, kesinlikle bir hakaret ya da aşağılama söz konusu değil. İki tarafın isteği sonucu altı ay sonra boşanma gerçekleşmiş. Daha sonra ise babam annemi istemiş, dedem ilk başta annemi vermese de ve annem de ilk başta babamı istemese de; çünkü onu hep abi olarak bilip düğününe kadar gitmiş, bu durumu kabullenememiş ama sonradan babam kendini anlatınca anneme, annem de zaten onu tanıdığından kabullenmiş ve mutlu bir evlilik yaşanmış...


Sonuca gelecek olursak; şu an annem babamın gözlerinin içine büyük bir aşkla bakıyor ve çok şükür çok mutlulular ...


Bazen eskileri konuştuğumuzda babam anneme şu cümleyi kullanır; "senin sokakta ip atlarken burnunun aktığını hatırlıyorum ama gel gör ki bu sümüklü eşim oldu" der, güleriz. 


Evet, annemle babamın arasında altı yaş var ama annem çok olgun bir insan ve aradaki yaş farkı hiç bir şeye engel değil ve evet annem 18 yaşında evlilik yaptı ve daha 19 yaşında en büyük çocuğu olan beni dünyaya getirdi ve yine evet, annem çok genç bir anne, okuluma geldiğinde annem olduğunu inandırmakta güçlük çekiyorum. Ama iyi ki varlar ve bunları yaşamışlar ve iyi ki sizlere bu hikayeyi anlatma şansını bana sunmuşsunuz teşekkürler...


Huhhhh biraz karışık anlatmış olabilirim çünkü hafızamda o kadar çok şey var ki, nasıl toparlayacağıma karar veremedim. Acemiliğime verin lütfen, bunun için mahcubum ve özür diliyorum. ....


Blog Sahibinin Notu: Asıl biz teşekkür ederiz, bu güzel hikayeyi bizimle paylaştığınız için...
Not: Siz de hikayenizi bizimle paylaşmak isterseniz ki çok mutlu oluruz, nabrutvebiz@gmail.com adresinden benimle iletişime geçebilirsiniz.

Yazı dizisi:






Yorum Gönder

2 Yorumlar

  1. Sevgili Nabrut
    Nasip Cok Guzel Ihtimaldir Allah ne yazdiysa o olur �� Sozu geldi aklima cidden cok guzel bir evlilik Allah hep mutlu etsin insallah ��

    YanıtlaSil